Türkçe

Sedat ÖztoprakÜnlü ud virtüözü ve bestecisi Ahmet Sedat Öztoprak’ın torunu olan bariton Sedat T. Öztoprak, İstanbul’da doğdu. Devlet Konservatuarında soprano Belkıs Aran’ın öğrencisi olarak şan eğitimine başladı. Ünlü soprano ve eğitmen Belkıs Aran’ın şan sınıfından mezuniyetinden hemen sonra İtalyan Hükümetinin verdiği bir bursla İtalya’nın Siena kentindeki Chigiana Müzik Akademisinde master çalışmalarını Prof.Daniel Ferro ile gerçekleştirdi. Burada bir çok dünya çapında orkestra şefi ve piyanistlerle çalışma fırsatı buldu.

Daha sonra Daniel Ferro’nun New York ‘a davet etmesine rağmen İstanbulda Don Giovanni operasında Don Giovanni söylemek için yurda döndü. Türk operasında önemli bir yeri olan Robert Wagner ile çalıştı.

Wolf Ferrari’nin Suzanna’nın Sırrı, Menotti’nin Konsolos, Gunoud, Romeo Juliet, Otto Nicolai’nin Windsor’un Şen Kadınları, Bizet’nin Carmen, Massne Werther, Mozart’ın Figaronun Düğünü, Puccini’nin La Boheme, Verdi’nin Maskeli Balo, Çaykovski’nin Yevgeni Onegin ve Maça Kızı operaları ile Nevit Kodallı’nın Atatürk Oratoryosu ve İstanbul Devlet Senfoni orkestrası eşliğinde G.Mahler’in Lieder Eines Fahrenden Gesellen adlı senfonik yapıtını ve İstanbul Festivalinde Faure’nin oratoryosunu seslendirdi. Türk sanat izleyicisine kendini tanıttı.

1990 yılında, Avusturya’nın başkenti Viyana da yapılan ve dünyanın en önemli şan yarışmalarından biri olan 9.Uluslararası Belvedere-Viyana şan yarışmasında Radyo-Televizyon büyük ödülü, kendi klasmanında en iyi Verdi yorumcusu ve birincilik, yarışmanın genel klasmanında ise 640 kişi arasından ikincilik ödülü ve kendi gurubunda birincilik alarak Türk opera tarihinde bir ilke imza attı. 

Aynı yarışmada ünlü soprano Angela Gheorghiu ise Bariton Sedat Öztoprak’ın arkasından 3. oldu.

Yarışmadan hemen sonra Viyana, Bolzano, Baden, kentlerinde konserler verdi. Bir çok radyo ve televizyon programlarına katıldı.

1991 yılında İtalya’nın Parma şehrinde Prof.E.Furlotti ile verdiği resital sonucu İtalyan basınında Muhteşem Öztoprak başlıklı gazete kritikleri ile adından üstün övgüyle bahsedildi.

İtalya’nın diğer şehirlerinden konser ve temsil teklifleri aldı. Akabinde bir çok konserler yaptı.

Özellikle Dortmund, München, Verona, Hannover gibi bir çok Dünyanın önde gelen opera sahnelerinde yaptığı temsillerden sonra Dünya basınında “Sedat Öztoprak’ın Olağanüstü Sesi” başlıklı üstün övgülü gazete kritikleri alan Bariton Sedat Öztoprak, bu düzeyde üstün övgülü gazete kritikleri alan Dünya Opera Tarihinde sayılı Opera Sanatçıları arasındadır.

Uluslararası opera kariyerine 1993 yılında Wuppertal operasına yaptığı kontratla İstanbul operasından ayrılarak başladı. Lehar’ın Şen Dul, Gounod’nun Romeo ve Juliette, Massenet’nin Werther, Çaykovski’nin Yevgeni Onegin ve Jan D’arc operalarını yorumladı.

Ünlü rejisor Prof.Friedrich Meier Oertel, Hampe, Orlowski, Gruber, Leinert gibi birçok kişi ile çalıştı. Orkestra şefi Dr.Peter Gülke ile Schubert’in Fierrabras adlı operasının Viyana’da ki dünya prömiyerinden sonra yorumladı. Bu başarıları onu Dortmund operasına taşıdı. Sedat Öztoprak ‘ın dünyanın önde gelen baritonları arasına girmesini sağlayan; Verdi’nin Rigoletto operasındaki Rigoletto rolündeki yorumu ve sahne performansı oldu.

Gazete kritiklerinde aldığı üstün başarılı eleştiriler onu birçok değişik sahneye süratle taşıdı. Burada çalıştığı Hannover operası genel müzik direktörü Anreas Dels in daveti ile çeşitli temsiller yaptı.

Almanya’nın Kassel Devlet operasına geçtikten sonra 1995 yılından itibaren Prof.George Schmöe ile Puccini’nin Manon Lescaut, B.Lang ile Masgani’nin Cavalleria Rusticana ve Ferrara ‘nın Salvatore Giulliano, O.Caitani ile Verdi’nin Nabucco, M.Piollet ile Mozart’ın Don Giovanni, Roberto Paternostro ile Maskeli Balo ve R.Wagner’in Reingold ve Bizet’nin Carmen operalarını, Lewin ile Verdi’nin La Forza del Destino, Humperdinck’in Hansel ve Gretel ayrıca Don Giovanni operalarını seslendirdi.

Cemnitz operasında Nabucco ve Rigoletto, Altenburg-Gera Münster,Rostock ve Kassl’da Verdi’nin La Forza del Destino operası, Kassel, Hannover, Bamberg, Beireuyt, Hof, şehirlerine Maskeli Balo operası, Düsseldorf, Duisburg, Koblenz, Nürnberg, Manheim, Verona operalarında Verdi’nin La Traviata operalarını, Düsseldorf ve Kassel operalarında Mozart’ın Don Giovanni operasını seslendirdi.

Uluslararası festivallerde sahneye çıktı. Başta Aspendos Opera festivali olmak üzere, Bregenz, Bielefeld, Bonn, Stuttgard, Bremen, Leipzig, Jena, Kalsruche, Frankfurt, Aachen, München gibi şehirlerde gerçekleşen opera festivallerinde Nabucco ve Rigoletto başta bir çok değişik operaları seslendirdi.

La Scala solistleriyle birlikte Verdi’nin Nabucco Operası Temsili yaptı.

İlk yurtdışı turnesi Renligshausen, Sollingen şehirlerine Puccini’nin Butterfly operası ve Lehar’ın Lustige Witwe adlı eseri ile oldu.

Mannheim, Mainz, Frankfurt şehirlerinde Prof.Peter Falk ile Ludwigshahen filarmoni orkestreası ile konserler verdi. Kassel senfoni orkestrası ile Gerschwin Porgy ve Bess operasını konzertant olarak seslendirdi. Roberto Paternostro ile Kassel senfoni orkestrası ve Andreas Delfs ile Hannover, Dortmund senfoni orkestraları ile çeşitli konserler yaptı.

Zengin bir opera ve konser repertuarına sahip olan sanatçı Almanya, Avusturya, İtalya, İsviçre, Belçika, Hollanda, Macaristan gibi birçok Dünya ülkesinde opera temsilleri ve konserler yaptı.

RAI, ORF, ZDF, WDR, TRT Radyo ve televizyon programlarına katıldı.

2000 yılında, tüm Avrupada fırtına gibi eserken ve kariyerinin zirvesindeyken yurda dönerek, en güzel yıllarını ülkesine bahşetti.

2000 yılında İstanbul Devlet operası müdür ve genel sanat yönetmeni olarak yurda döndü. Opera ve Bale sanatına “Türk bestecilerinin acilen dünya repertuarına kazandırılması” başlığında uyguladığı yönetim programını 2002 yılına kadar sürdürdü. Uluslararası Belvedere – Viyana opera-şan yarışmasını 2001 yılında ülkemize taşıdı. A.Melikov‘un Ferhat ve Şirin Balesini, Nazım Hikmet in 100. doğum günü çerçevesinde İstanbul Devlet Balesinin tarihteki ilk DVD si olarak Kültür Bakanlığından satışa sunuldu.

Dünyaca Ünlü Bariton Sedat Öztoprak, Münich Uluslararası Opera Festivali’nde Verdi’nin Nabucco operasını söyledikten sonra yurda dönünce, bu sefer İstanbul Devlet Opera ve Balesi Müdür ve Genel Sanat Yönetmeni olarak yine Münich’e bu sefer bir Türk operasını Mavi Nokta’yı İstanbul Devlet Opera ve Balesi’yle turneye taşımıştır. “Milenyum’da Türkiye’nin Dünya’ya Armağanı” sloganıyla bunu gerçekleştirmiştir. Böylelikle İstanbul Devlet Opera ve Balesi, Tarihinde ilk defa Almanya turnesine çıkmıştır.

2000 yıllından itibaren, İstanbul operasında Verdi’nin Rigoletto, Il Trovatore, Maskeli Balo, La Traviata, Aida, operalarında sahne aldı. Ve büyük sükse yaptı. Puccini’nin Manon Lescaut operasında eşi soprano Efsun Öztoprakla ilk kez birlikte sahne aldı.

Ankara operasında Rigoletto ve La Traviata operasını seslendirdi.

Antalya operasında Rigoletto operasını seslendirdi.

İzmir operasında Rigoletto operasını seslendirdi.

2007 yılında İstanbul operasında Carmen operasında Escamilio rolünü seslendirdi.

İstanbul operasıyla, Uluslararası Aspendos Opera ve Bale Festivalinde 2001 yılında Verdi’nin Rigoletto operasını ve 2008 yılında Verdi’nin Aida operasını seslendirdi. Ve büyük sükse yaptı.

2009 mart ayında, Türkiye’de ilk kez seslendirilen Verdi’nin Luisa Miller operasını, Mersin operasında Miller rolünü seslendirdi. Türkiye prömiyerini yaptı.

2010’un Ekim ayında Offenbach’ın Hoffmann’ın Masalları operasında dört ana karakterlerden Lindorf, Copellius, Dapertutto, Miracle rollerini İstanbul’da ilk kez seslendirdi.

2011 yılında Ferit Tüzün’ün Midasın Kulakları operasında Kral Midas karakterini seslendirdi.

2013 Kasım ayında Türkiye’de ilk kez seslendirilen Verdi’nin Govanna D’arco operasını, Konzertant olarak İstanbul operasında seslendirdi. Türkiye prömiyerini yaptı.

2014 ve 2015 yıllarında İstanbul operasında La Traviata operasını seslendirdi.

2015 yılında İzmir operasında Rigoletto operasını seslendirdi. 2 tane Gala Temsili yaptı.

Soprano Efsun Öztoprak ile evli olan sanatçının Sedat Can Öztoprak adında opera sanatçısı bir oğlu vardır.

Yurt içi ve yurt dışında çeşitli CD çalışmaları bulunan sanatçının en anlamlı CD’leri arasında Almanya’nın Frankfurt kentindeki Hessen bölgesi radyo-televizyon stüdyolarında gerçekleştirdiği, tenor Hakan Aysev ile birlikte oluşturdukları Atatürkçü Düşünce Derneği adına çıkan CD’si bulunmaktadır. Sanatçı aynı zamanda 2010 yılı İstanbul Kültür Başkenti münasebetiyle “Sanatta 30. Yıl” CD’si çıkarmıştır. Ayrıca Türkiye de ilk kez bir opera sanatçısının dünya çapında üne sahip bir besteci G.Verdi’nin opera eserlerinden oluşan aryalar albümü 2011’in Aralık ayında dinleyicileriyle buluşmuştur.

İstanbul Süreyya Operası’nın kuruluşunda çok büyük emekleri, çok büyük katkıları olmuştur.

Kammeroper İstanbul’un kurucusudur.

Kariyeri boyunca en az 60 farklı prodüksiyon ve en az 800 opera temsili yapmıştır. Repertuarında 60 dan fazla Opera bulunmaktadır.

Eğitim alanında Uyguladığı Opera Master Class programları ile genç opera sanatçılarına deneyimlerini aktarmış ve İstanbul Üniversitesi Devlet Konservatuarında opera ana sanat dalında şan öğretim görevlisi olarak çalışmıştır.

İstanbul Teknik Üniversitesi Türk Müziği Devlet Konservatuvarının ses eğitimi bölümünde süpervizör olarak görev yapmıştır. Hocalardan öğrencilere uzanan akademik çalışmaların yanı sıra  çeşitli üniversitelerde seminerler vermiştir.

Dünyanın en önemli opera-şan yarışmalarından olan ve 39 yıldır devam eden Uluslararası Belvedere-Viyana Şan Yarışmasını 2001 yılında Türkiye’ye taşımış ve Uluslararası Belvederer-Viyana Şan Yarışmasının ön elemelerini 18 yıldır Türkiye Komite ve Jüri Başkanı olarak büyük bir başarıyla sürdürmüştür. Ve dünya sahnelerine pek çok yetenekli sanatçıyı kazandırmıştır. Bariton Sedat Öztoprak ismi ile özdeşleşmiş olan bu yarışma, onun kurduğu sağlam temeller üzerine devamlılığını sürdürecektir.

Ayrıca dünyada çok nazır bir şey olarak, Ali Baba ve Kırk Haramiler Operası’nda ki Abdullah Rolü, Eserin bestecisi Selman Ada tarafından Bariton Sedat Öztoprak’a ithaf edilmiştir.

Ses, teknik yorum gücünün mükemmelliği ile Dünyanın en önemli opera sanatçıları arasında bulunan Bariton Sedat Öztoprak, sahne performanslarının yanı sıra eğitim alanında gençlere verdiği destekler, uyguladığı Opera Master Class programları ve çeşitli sosyal sorumluluk projeleri ile sanat dünyasında unutulmaz bir isim bırakmıştır. 17 Şubat 2019 yılında yaşamını yitiren sanatçı, başlattığı hizmetlerin devamlılığı ve örnek ses, yorum, teknik gücü ile varlığını sürdürmeye devam edecektir.

Opera repertuarında büyük derinlik ve verimlilik kazanmış olan Bariton Sedat Öztoprak, sanatıyla, sanata kattıklarıyla, Yaptıklarıyla, iş ahlakıyla, sanatçı kimliğiyle, Türk Operasına kattıklarıyla, getirdiği bir çok yenilik ve Türk Operasına kattığı bir sürü İlk’lerle Türk Opera tarihinin En önemli isimlerindendir. Ve bir çok müzik çevrelerince ve sanat eleştirmenlerince, Türkiye’nin Leyla Gencer’den sonra yetiştirdiği en büyük opera sanatçısı denmektedir kendisi için.

Sanatıyla ve yaptıklarıyla yaşamaya her daim devam edecektir.